Kemeraltı'ndaki Hanlar
Bir kentte konaklama yapılarının ortaya çıkısı kent ticaretinin yogunlugu ve özellikle dıs ticaret kapasitesi ile dogru orantılıdır.
İzmir’de konaklama yapılarının ortaya çıkısı ve gelisimi 17. yüzyılın ikinci yarısından sonraya rastlamaktadır. 16. yüzyılın ilk yarısında henüz 1000 civarı nüfusuyla kent bir kasaba görünümündedir.
1566 yılında Osmanlıların Sakız Adası’nı ele geçirmesinin ardından deniz ticaretini sıkı tutması bu ada üzerinden yapılan ticareti zorlastırmıstır. Bu nedenle, Sakız Adası’nda bulunan yabancı konsolosluklar İzmir’e tasınmaya baslamıstır.
1571 yılında Kıbrıs Adası’nın ele geçirilmesiyle birlikte Dogu Akdeniz’de gerçeklesen deniz ticaretinin kontrolü Osmanlı’ya geçmistir. 1680 tarihinde Osmanlı’nın Halep’i ele geçirmesiyle birlikte, Halep’in ticaretteki üstünlügü sona erer ve İzmir Limanı ön plana çıkar. İpek ticaret yolları degismistir. Artık Dogunun ipegi İzmir üzerinden Avrupa ülkelerine gönderilmeye baslanır.
18. yüzyılın sonlarına dogru İzmir’in nüfusu 100 bin civarına ulasır. Bu haliyle kent, Dogu Akdeniz’in en önemli limanı haline gelir. Ticaretin bu denli yogunlasması nedeniyle konaklama yapılarına ihtiyaç duyulmaya baslanır.
17. yüzyılın sonuna dogru, özellikle 18. yüzyılın basından 19. yüzyılın baslarına kadar çok sayıda han yapısının insa edildigi görülmektedir.
Bu dönemde insa edilen hanların iki islevi vardır. Bunlardan birincisi konaklama, ikincisi deve kervanları ile gelen malların sergilenip satısının gerçeklestirilmesidir, yani sergileme ve konaklama aynı yapı içindeçözümlenmistir. Bu nedenle hanların planlarına baktıgımızda, genellikle iki katlı, ortada avluya bakan yapılar olduklarını görürüz
Yorum gönder