İzmir Kemeraltı tarihte sınıfta kaldı

Kemeraltı’nda bulunan tarihi han, otel ve çeşmeler bakımsızlıktan çürürken vatandaşlar çarşının içler acısı haline isyan ediyor
Geçmişi 8 bin 500 yıl öncesine dayanan İzmir, tarihi yapılarına sahip çıkamadı. Bir zamanlar İzmir’in kalbinin attığı Kemeraltı’ndaki tarihi yapılar kaderine terk edildi. Ortaya çıkan acı tablo, “İzmir tarihte sınıfta kaldı” yorumuna neden oldu. Bergama ile Dünya Miras Listesi’ne girerken diğer yandan İzmir yanı başında bulunan Kemeraltı’nı tarihin yalnızlığına itti. İçerisinde onlarca han, tarihi otel ve çeşmenin bulunduğu tarihi çarşıdaki yapılar bakımsızlıktan çürüyor. Özellikle yaz aylarında turistlerin uğrak noktalarından çarşıdaki birkaç çeşme dışında çoğunun bozuk ya da kurutulmuş olması tepki çekiyor. Öte yandan vatandaşlar bakımsızlıktan çürümeye yüz tutmuş hanların bir an evvel restore edilerek yeniden ayağa kaldırılması gerektiğini belirtti. TANSU EDİP GÖKBUDAK

ÇAKALOĞLU HANI

1807 tarihinde irili ufaklı 18 dükkan ile hizmet vermeye başlayan Çakaloğlu Hanı, geçtiğimiz yüzyıla kadar Kemeraltı’nın simgesi durumundaydı. Günümüzde ise karton toplayıcılarının deposu konumunda, yıkılmak üzere olan metruk bir bina görünümüne geldi. Gündüzleri depo gibi kullanılan geceleri de tinerci yuvası olan han, bütün olumsuzluklara karşı ayakta durmaya devam ediyor.

KATİPZADE MESCİDİ ÇEŞMESİ

Halimağa çarşı civarı 855 sokakta bulunan Katipzade Mescidi altına, 1880 tarihli kitabesi olan çeşmeyi, Mısırlızade Mustafa Efendi yaptırdı. Çeşme yıllardır kullanılmazken üzerindeki yazıların da silinmeye başladığı görüldü.

MİRKELAM HAN

18. yüzyılın sonlarında yapıldığı tahmin ediliyor. Çakaloğlu Hanı’ndan tek farkı içerisinde hala işletmeleri barındararak canlılığını koruması olan Mirkelam Han da bakımsızlıktan çürüyen hanlardan birisi oldu. Hanın üst katındaki taşıyıcı kemerlerinde bulunan taşların bakımsızlıktan dışarı çıktığı görülürken tarihi han ilgi bekliyor.

İKİÇEŞMELİK SEBİLİ

Eşrefpaşa caddesinden Eşrefpaşa’ya doğru çıkarken, sol tarafta kalan bu iki çeşme, İkiçeşmelik semtine adını verdi. 1930 yılında yolun alçaltılması sırasında eski çeşmenin yukarıda kalması nedeniyle, onun altına ikinci bir çeşme yapıldı, ortaya bu görüntü çıktı. Uzun yıllardır akmayan çeşmenin arkasına ev yapılması gözlerden kaçmadı.

DÖNERTAŞ SEBİLİ

Osmanzade Seyit İbrahim Rahmi Efendi tarafından 1814 yılında yaptırıldı. İzmir Anafartalar caddesi ile 945 sokağın kesiştiği köşede bulunan bu çeşme, köşesindeki sütunun dönmesinden ötürü de Dönertaş olarak isimlendirildi. 2006 yılında İZSU’nun restore ettiği çeşmeden artık su akmazken önüne tezgah açılması yürekleri burktu.

KIZLARAĞASI HANI ÇEŞMESİ

Darüssaade Ağası Hacı Beşir Ağa tarafından 1743 yılında yaptırıldı. Kemeraltı’nda Halim Ağa Çarşısı denilen yerde bulunan han, 871, 906. sokaklar ve Hisar Camisi ile çevrili. Kızlarağası Hanı, restore edilerek güzel bir görünüme kavuşurken hanın girişinde bulunan çeşmenin tamamen kırılıp önünün çöplüğe dönmesi tepki çekiyor.

KEMERALTI SİNANZADE SEBİLİ

Sinanzade Hacı Ahmet Ağa tarafından 1770-1771 yılları arasında yapımı tamamlandı. Kemeraltı caddesinden Başdurak yönüne giderken yol üzerinde, Kemeraltı Camisi’nin hemen yanında bulunuyor. Sinanzade Sebili günümüzde seyyar satıcıların mekanı oldu. Öte yandan sebilin üzerinde bulunan tarihi yazıların dökülüp bir zamanlar su akan çeşmelerinin kaldırılması dikkat çekti.

RAGIP PAŞA OTELİ

Atatürk’e suikast düzenleme hazırlığında olan Laz İsmail, Gürcü Yusuf ve Çopur Hilmi’nin yakalandığı otel olan Ragıp Paşa Oteli aynı zamanda İzmir’in ilk Türk eczanesi olan Şifa Eczanesi’ne ev sahipliği yaptı. Günümüzde altında 2 tane dükkanın bulunduğu Ragıp Paşa Oteli’nin çatı katı tamamen çökerek kullanılamaz hale geldi.