AGORA

AGORA

Günümüz kent merkezi Konak Meydanı’ndan başlayan, Kemeraltı boyunca uzanan ve Agora ile buluşan tarihi bir aks ortaya çıkmaktadır. Bu tarihi aks boyunca, çeşitli alışveriş merkezleri, çarşılar, bedestenler, camiler ve tarihi özelliklere sahip yapılar bulunmaktadır. Bu aksı takip ettiğinizde İzmir’in tarihsel sürecini ve gelişimini izleyebilirsiniz. Bu aks yeniden düzenlenip İzmir’e kazandırılan Konak Meydanı ile başlamaktadır. Aks, Kemeraltı boyunca uzanan kıvrımlı Anafartalar Caddesi’ne giriş ile devam edip, bu cadde boyunca devam etmektedir. Tarihi Sinagog ve havraların bulunduğu ve günümüzdeki en hareketli alışveriş ve pazar sokaklarından biri olan Havra Sokağı ile kesişen aks, Namazgah’da bulunan ve İkiçeşmelik Caddesi tarafından önü kapanan tarihi antik Agora’ya çıkmaktadır.
izmir-agora-5
AGORA: İzmir Agorası şehrin ızgara planı içerisinde yer almaktadır. Eğimli arazide 160 metrelik teras oluşturabilmek için yapının bir kısmını bodrum kat oluşturacak şekilde yer altında inşa etmişlerdir.Bizans ve Osmanlı dönemlerinde Agora’nın ortasındaki alan mezarlık olarak kullanılmıştır. Bugünkü mevcut yapının çoğu Roma dönemine ait olmakla birlikte, helenistik yapılar da bulunmaktadır. Resimde: kuzeyden güneye doğru genel görünüm.
izmir-agora
BATI KAPISI:Agor aBatı Kapısı en son 2004 yılında restore edilmiştir. Eksik parçalar, orijinal antik yapı malzemelerine uygun olarak Marmara Adası mermeri ile tamamlanmıştır. Kilit taşı üzerinde İmparator Marcus Aurelius’un eşi Faustina’ya ait olduğu tahmin edilen bir yüksek kabartma bulunmaktadır.
BATI PORTİK: Portiklerin amacı güneş ve yağmurdan korumak olmakla birlikte, Agora’daki Batı Portik örneğinde olduğu gibi, büyük boyutlarda prestij yapılarına da dönüşebilmektedirler. Üç nefli bu yapı, MS 178 depreminde büyük hasar görmüştür ve filozof Aelius Aritides’e göre bir yıl içerisinde İmparator Marcus Aurelius’un yardımı ile tekrar inşa edilmiştir. Bodrum kattaki kemerler, depreme karşı dayanıklılığı sağlamak üzere orijinal yapıya sonradan eklenmiştir.
agora-izmir-3
BAZİLİKA: Bazilikalar ortada geniş ve yüksek, yanlarda ise dar ve alçak birbirine paralel ince uzun koridorlar şeklinde tasarlanmış yapılardır. Plan açısından Hıristiyan kiliselerine öncülük eden Roma Bazilikaları, kentin hukuk işlerinin görüldüğü bir tür adliye sarayıdır. Öte yandan, kentin ticarî yaşamına yön veren tüccar ve bankerlerin faaliyetleri için de bazilikalar tercih edilmiştir. Dikdörtgen planlı bazilika dıştan dışa 160×28 m ölçülerindedir. Ölçüleri itibariyle, Smyrna Agora Bazilikası Roma’daki Traianus Bazilikası’ndan sonra dünyanın bilinen en büyük bazilikasıdır. Günümüzde bodrum katı tümüyle açığa çıkarılmış olan bazilikanın zemin kat orta nefine ait yarım sütunlar orijinal yerlerinde görülebilmektedir. Smyrna bazilikasının 2 katlıydı. Üst kat, birçok kabartma heykelle bezeliydi. Avludan 3 basamaklı merdivenle ulaşılan bazilikanın zemin kat ana girişi bazilikanın ortasındaki anıtsal kapıydı. Günümüze ulaşan görkemli bodrum katının doğu ve batı uçlarında görülen çapraz kemerler Roma dönemi mimarisinin en güzel örnekleri arasındadır. Kuzey bazilikanın bodrum katının bütün duvarları grafitilerle doludur.

Rate this post

Yorum gönder